27 Şubat 1976 Cuma

kaç zamandır dilimden düşmüyor "geçmek süresi"; tüketiyoruz işte ne yapabiliriz ki? 

12 Şubat 1976 Perşembe

kesik kesik her anıdan birer kelimeyi çekip alsam... diyorum ya hangi dua iyi eder bu ruhu? kaç tarot açılışı, dimağda kaç tını, kaç ölçü şarap, kaç söz, kaç acı? bilme. 

haftanın herhangi bir günü, çok önceden verilmiş sözün üzerine, hadi salı olsun, en sevdiğim eteğimi-yeşil olanı- ve mor çoraplarımı giymiş, başiktaş'ta kahvaltıcılar sokağındayım. oradan ortaköy'e yürüyorum. belki de aynı gün, galatasaray lisesi'nin yanından karaköy'e inen uzun caddede bir yerde olmalıydım rastlamak için.

2 dakika 38 saniyelik bir telefon konuşması çok şeyi değiştirebilirdi belki. biraz önce baktım meziki otel'i restore etmişler 2 sene önceki cazibesi artık yok. 


soğuk odada bekleyen kan şarap beyaz saçlarıma renk olsun...
yalnızlık baki diye gerek var mıydı mayınlar arasında bırakılmaya; nasıl bir savaş ki bu?